Türk kahvesini paşalar gibi için! Pişirirken içine biraz ekleyin, yumuşatıp köpürtüyor
TwitterLinkedinFlipboardE-postaLinki KopyalaYazı TipiTürk kültürünün en özel tatlarından biri olarak sofralarda, sohbetlerde yerini alan Türk kahvesi, yıllardır tüketiliyor. Ustaların yıllardır sır gibi sakladığı bir yöntem var ki, sıradanlaşan kahve keyfini harika bir lezzete dönüştürüyor. İşte paşaların içtiği Türk kahvesi.
Kahve pişirirken yapacağınız bu küçük dokunuş kahvenin hem kokusunu hem de tadını bambaşka bir boyuta taşıyor. Gelin, Türk kahvesini efsanevi bir içeceğe dönüştüren bu sırrı öğrenelim.
Hafif ferahlatıcı, hafif tatlımsı bir aromaya sahip olan kakule baharatı Türk kahvesine eklendiğinde lezzeti etkiliyor. Kahve cezvede pişirilirken, her fincan için yaklaşık bir çay kaşığının ucuyla eklenecek kadar az miktarda öğütülmüş kakule tohumu yeterli. Kahve, su ve şeker cezveye konulduktan sonra, kakule eklenip karışım kısık ateşte yavaşça pişiriliyor.
Bu yöntem, kahvenin içimini daha yumuşak hale getiriyor, ağızda uzun süre kalan hoş bir tat bırakıyor. Kakule sadece lezzet için değil, sağlık açısından da çok önemli. Sindirimi kolaylaştıran, mideyi rahatlatan ve hatta ağız kokusunu önleyen bu baharat, kahveyle birleştiğinde hem damakları şenlendiriyor hem de sağlıklı bir içecek oluyor.
Özellikle ağır yemeklerden sonra içilen bir fincan kakuleli kahve, hazmı destekleyerek rahatlamanızı sağlıyor. Bu yöntemin kökeni, Osmanlı saray mutfaklarına kadar uzanıyor. Osmanlı döneminde kahve, sadece bir içecek değil, aynı zamanda bir statü sembolüydü. Paşalar, vezirler ve saray eşrafı, kahve ikramlarını bir alışkanlık haline getirmişti.
Kakule, bu dönemde kahve yapımında sıkça kullanılan bir baharat olarak öne çıkıyordu. Hem lezzeti zenginleştirmesi hem de sindirimi kolaylaştırması nedeniyle, özellikle ziyafetlerden sonra misafirlere sunulan kahvelerde tercih ediliyordu. Topkapı Sarayı’nda veya konaklarda, kakuleli kahve fincanları eşliğinde yapılan sohbetler, dostlukları pekiştirirdi.
Aktarlardan kolayca temin edilebilen kakule tohumlarını hafifçe havanda ezerek taze bir şekilde kullanmak, aromayı artırmanız için yeterli. Eğer tohum yerine öğütülmüş kakule tercih ediliyorsa, taze olmasına dikkat etmek önemli. Kakule, Türk kahvesini özel kılan tek baharat değil. Yöreden yöreye değişen bazı gelenekler, kahveye farklı tatlar katıyor.
Tarçın da sindirimi destekleyen ve kan şekerini dengelemeye yardımcı olan bir baharat olarak, kahveyi hem lezzetli hem de sağlıklı bir hale getiriyor. Bir diğer seçenek ise damla sakızı. Ege ve Akdeniz bölgelerinde sıkça kullanılan bu malzeme, kahveye hafif reçineli, ferah bir aroma veriyor. Damla sakızını kullanırken, çok küçük bir miktar eklemek yeterli.
Haber Kaynak : MILLIYET.COM.TR
“Yayınlanan tüm haber ve diğer içerikler ile ilgili olarak yasal bildirimlerinizi bize iletişim sayfası üzerinden iletiniz. En kısa süre içerisinde bildirimlerinize geri dönüş sağlanılacaktır.”
